FVJ   |  e-ISSN: 2602-4225

Cilt 5 Sayı 7 (Aralık 2021)

Sayı Bilgileri

Cilt/Volume:5 Sayı/Issue:4 Kış/Winter 2021

ss. i - vi   |  DOI: 10.29329/futvis.2021.404

Özet

Anahtar Kelimeler:

Orjinal Araştırma Makaleleri

Terör Eylemlerinden Dolayı İdarenin Yargı Dışı Sorumluluğu/Non-Judiciary Responsibility of Administrative for Terrorist Actions

Münevver İlay Vuslat Kaya

ss. 1 - 7   |  DOI: 10.29329/futvis.2021.404.1

Özet

İdarenin işlem veya eylemlerinden kaynaklanan zararların karşılanması gerekliliği anayasal bir ilke olarak karşımıza çıkmaktadır. Hatta kusurlu olmasa da devlet, faaliyetlerinden doğan zararları tazminle yükümlüdür. Bu zararların karşılanması, çoğu zaman yargısal yollarla sağlanmaktadır. Sosyal devlet ve hukuk devletinin tanımış olduğu en önemli ilkelerinden birisi “âdil yargılanma hakkı”dır. İdarenin eylemlerinin hukuka aykırılığını tespit eden veya bu eylem hukuka uygun olsa dahi zarara uğrayan taraf yargıya başvurarak hukuka aykırılığın giderilmesini ve oluşan zararın tazminini talep edebilir. Ancak yargıda iş yükünün fazla olması, hakkaniyete uygun makul bir sürede yargılamanın yapılmasını zorlaştırmaktadır. Başka bir ifadeyle, zararını tazmin edilmesini isteyen taraf, uzun süren ve masraflı olan yargılamalarla karşı karşıya kalmaktadır. Bu durum âdil yargılanma hakkını zedelemektedir. İşte tam burada karşımıza yargı dışı yöntemlerle zararın tazmin edilebilme yöntemleri çıkmaktadır. Yargı dışı çözümler, yargı yoluna başvurmadan hem idari hem de yargısal uyuşmazlıkları çözüme kavuşturan, anlaşmaya varan veya sulh yoluyla çözüme kavuşturan yöntemlerdir. Bu kapsamdaki yargı dışı yöntemlerden biri de terör olaylarından kaynaklanan zararların idare tarafından karşılanmasına ilişkin sulh yolu olarak karşımıza çıkmaktadır Terör ve terörle mücadele, Türkiye’de sorunların en başlarında yer almaktadır.  Bu çalışmada, yargı kararları dikkate alınarak 5233 Sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun kapsamında idarenin sorumluluğu incelenmiştir. Bu Kanun kapsamındaki başvurular talep üzerine yapılmaktadır. Kanun kapsamında ilgililer maddi zararlarının tazmini için öncelikle dava açabilmekte veya sulh talebinde bulunabilmektedirler. Geçmişten günümüze terör eylemleri vatandaşları çok büyük maddi ve manevi zarara uğratmıştır. Can ve mal güvenliğini korumakla yükümlü olan devlet tarafından, kişilerin uğradıkları zararların karşılanması amacıyla, 17.07.2004 tarihinde hazırlanan, 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun, 27.07.2004 tarihli Resmî Gazete ’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Çalışmada, söz konusu kanun bağlamında, idarenin terör eylemleri sonucu meydana gelen zararlardan dolayı sorumlu olup olmayacağı; idare bu faaliyetlerden ve eylemlerden sorumlu olacaksa bu sorumluluğunun niteliği ve nasıl belirleneceği ve ayrıca bu zararların karşılanması noktasında uyuşmazlıkların yargı dışı çözümlenmesi yöntemlerinden biri olan sulh yolu incelenmiştir.

Anahtar Kelimeler: İdarenin Taraf Olduğu Uyuşmazlıklar, Sulh, Terör, 5233 Sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun.

Karadeniz Bölgesi Karalahana Ekstraklarının Antioksidan Kapasiteleri

Sevil Cengiz, Birgül Vanizor Kural, Nurçin Küçük Kent, Meltem Uçar, Asım Örem & Fulya Balaban Yücesan

ss. 9 - 19   |  DOI: 10.29329/futvis.2021.404.2

Özet

Brassica ailesinin bir üyesi olan kara lahana (Brassica oleracea L. var. acephala DC.) ülkemizde özellikle Karadeniz Bölgesinde yaygın olarak tüketilmektedir. Antimikrobiyal, antifungal, antiinflamatuvar, antioksidan gibi sağlığa üzerine faydalı etkileri çeşitli çalışmalarla tespit edilmiştir. Bu çalışmada Doğu Karadeniz Bölgesi kıyı şeridinde bulunan Samsun, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin illerinden toplanan karalahana yapraklarından elde edilen etanollü ve sulu ekstrakların antioksidan kapasiteleri değerlendirildi. Hazırlanan ekstrakların toplam antioksidan seviye (TAS), toplam fenolik miktarı (TFM), toplam flavonoid, demir iyonunu indirgeyici antioksidan güçü (FRAP) ve 2.2.-difenil-1-pikrihidrazil radikali (DPPH•) süpürme aktiviteleri spektrofotometrik yöntemlerle tayin edildi. Karalahananın antioksidan düzeylerinde illere göre bakıldığında etanolik ekstraklarda FRAP (askorbik Asit, Flavonoid, DPPH ve TAS değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edilirken (p˂0.05), sulu ekstraklarda iller arasında iseistatistiksel olarak anlamlı farklılık gözlenmedi (p>0.05). Bu sonuçlar doğrultusunda toplanan numunelerin aynı coğrafi bölgeden olsa dahi illerin farklı iklim şartlarına ve toprak yapısına sahip olmaları dolaysıyla antioksidan kapasitelerinde farklılıklar olmasının etkili olduğu düşünülmektedir. Aynı illerden toplanan numunelerin sulu ve etanolik ekstraklarının antioksidan aktivitelerinde; ekstrak farklılığından ileri geldiği düşünülen istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık tespit edildi (p˂0.05). Bu sonuçlar doğrultusunda günlük hayatta çokça tükettiğimiz bu bitkilerin hastalıklara karşı mücadelelerde alternatif birer savaşcı olarak etkilerinin ortaya konması için daha ileri çalışmalar yapılması gerektiği düşünülmektedir.

Anahtar Kelimeler: Antioxidan, Karalahana, Doğu Karadeniz Bölgesi, Brassica

Evaluation of Student Opinions on Auditory and Software Materials Used in Turkish Language and Literature Courses for Visually Impaired Students in High Schools 

Hafız Bek & Ayşenur Erdoğan

ss. 20 - 27   |  DOI: 10.29329/futvis.2021.404.3

Özet

In this study, education of people with visual impairment which is one of the types of disabilities, and in specific their problems related to the materials used in Turkish language and literature course which they take at high schools is going to be discussed. For this reason, the general situation of materials used by visually impaired people in high school education was investigated and tried to be revealed. This study includes a total of 9 visually impaired students, 6 females and 3 males who study in high schools in Uşak province in the Fall and Spring term of 2020-2021 academic year. According to the quantitative data and qualitative assessment results of students for auditory materials, it was found that auditory materials were not adequately used. Another sub-goal of the study, quantitative and qualitative data of students for software materials, was not sufficient to evaluate students.

Anahtar Kelimeler: Student, Software Materials, Turkish Language, Literature Courses, High Schools

Türkiye’de Heyelan Üzerine Yapılan Lisansüstü Tez Çalışmalarının Genel Eğilimleri

Berrin Orduhan, Melike Kozanhan, Leyla Yeniay Satılmış & Yurdal Dikmenli

ss. 28 - 39   |  DOI: 10.29329/futvis.2021.404.4

Özet

Bu çalışmanın amacı heyelana yönelik gerçekleştirilen lisansüstü çalışmalarının genel eğilimlerini belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda lisansüstü tez çalışmalarının tez yazarı cinsiyeti, tez danışmanı cinsiyeti, tez danışmanı unvanı, yayın yılı, üniversite, enstitü, bilim alanı, araştırma yöntemi ve konusu belirlenmeye çalışılmıştır.  Araştırmada nitel araştırma benimsenerek veri toplama yöntemi olarak doküman incelemesi yöntemi kullanılmıştır. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi’nde yer alan yüksek lisans ve doktora tezleri bu araştırmanın veri kaynağını oluşturmaktadır. Heyelan anahtar kelimesi tez adı alanında aratılarak, YÖK Tez Arama Merkezi veri tabanında 211 lisansüstü teze ulaşılmıştır. Ancak bu tezlerden 13 tanesinin tam metnine ulaşılamadığı için çalışma 198 lisansüstü tez ile yürütülmüştür. Araştırmada elde edilen veriler içerik analizi ile incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre heyelana yönelik gerçekleştirilen tezlerin 1992-2020 yıllarını kapsadığı ve en fazla tezin 2019 yılında tamamlandığı tespit edilmiştir. Tezi hazırlayanların ve tez danışmanlarının cinsiyetlerinin çoğunluğunun erkek ve tez danışmanlarının akademik unvanlarının ise profesör doktor olduğu belirlenmiştir. Lisansüstü tezlerin üniversitelere dağılımı incelendiğinde Karadeniz Teknik Üniversitesi birinci sırada yer almaktadır. Tezlerin daha çok jeoloji mühendisliği alanında yapıldığı ve tezlerde en fazla kullanılan araştırma yönteminin de zemin etüdü olduğu tespit edilmiştir.  Yine çalışmanın sonuçları arasında en çok heyelan incelmesinin tez konusu olarak kullanıldığı belirlenmiştir. Araştırmada sadece Türkiye’de yapılan lisansüstü tezlerin incelenmiş olması nedeniyle heyelana yönelik yurt dışında yapılan tezlerin de incelenmesi ve Türkiye’deki eğilimlerle karşılaştırılmasının yapılması önerilebilir. 

Anahtar Kelimeler: Heyelan, Lisansüstü Tezler, Doküman İncelemesi

New Carbonic Anhydrase Inhibitors: Investigation of The Inhibition Effects of Some Synthesis Products on Human Carbonic Anhydrase-I 

Fatma Yaylacı Karahalil, Nurhan Gümrükçüoğlu & İmdat Aygül

ss. 40 - 49   |  DOI: 10.29329/futvis.2021.404.5

Özet

In this study, inhibition of human carbonic anhydrase (h CAI) enzyme was investigated in four different organic synthesis compounds. Two of these compounds are [(4-amino-3-phenyl-5-p-tolyl-4H-1,2,4-triazole) (1 ) and (2,5-diphenyl-1,3,4-oxadiazol) (2)] was previously synthesized by our group, while the other two were newly synthesized [(4-methyl-N-(1-tosyl-1H-1,2,4-triazol-3yl)benzene sulfonamide) (3) and (4-(( 5-) bromo-2-hydroxy benilidene)amino)-5-(4-chlorophenyl)-2,4-dihydro-3H-1,2,4-triazol-3-one) (4)]. In this study, carbonic anhydrase enzyme inhibition was examined and inhibition values were measured using the Ki and IC50 values of the enzyme. IC50 values measured by esterase activity were detected in the range of 0.023 to 0.095 mM for h CAI, while compound 4 showed the highest inhibition value. Ki values for h CA I was observed between 0.046 and 0.056 mM, and the highest Ki value was also measured for again compound 4.

Anahtar Kelimeler: Enzyme inhibition, Benzene sulfonamide, Triazol, Oxadiazole, Shift base, Carbonic anhydrase